Yıllar önce çocukluktan buluğ çağına henüz adım attığım yıllarda bir
tesadüf eseri tanıştım Ursula K. Le Guin’in düşlerimi zenginleştiren kalemiyle.
Akıntıya Karşı dergisinde sanırım ‘Karanlığın Sol Eli’nden alıntılanmış kısa
bir hikayeydi. Protagonist’in belleğini sisteme tehlike oluşturabilecek ne ise
onları silme, yok etme operasyonuydu hikayede anlatılan. Operasyonun sonunda
yok edemedikleri tek şey ‘ bembeyaz bir kar ve üstünde açan kıpkırmızı bir
gül’dü.’ Bu isyandı. Elimizin kolumuzun bağlandığı çaresiz anlarda sarıldığımız
umuttu.
Yıllar geçti, bir çok kitap okudum Le Guin’den ama hala o sahne
düşüncelerimde...
Günümüzde ise belleklerimizin her gün, her saat ve her an silinip hızla
yenilendiği bir zamanda yaşıyoruz. Gerçeğin içinde yaşıyor ama çarpıtılmış gerçekliğimizde
aslı göremiyoruz. Nasıl mı, elimizden hiç bırakmadığımız akıllı
telefonlarımızdaki bin bir türlü aplikasyonlarla, resmi medya sosyal medya, feysbuk,
meysbuk, instigram minstigram, twitter mwitter ve bilumum diğer zerzevatla...
Güle Güle Le Guin. Biz çarpıtılmış yanılsamalara uğratılmış gerçekliğimizde
el yordamıyla umudu ararken sen Galaksideki yolculuğuna devam et...
Ayfer G. Cambier
Comments
Post a Comment